Türkiye’nin jeopolitik konumu, toprak yapısı ve bunlara bağlı ekonomisi de düşünüldüğünde tarım arazileri büyük önem arz etmektedir. Buna bağlı olarak Türk hukukunda bu tip arazilere ilişkin çeşitli düzenlemeler getirilmiştir.
5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanun (“Kanun”), tarım arazilerinde komşuluk hukukundan doğan ön alım hakkının kullanımı düzenlenmektedir.
Ön alım hakkı, üçüncü kişiye satılan bir malı bir kimsenin öncelikle satın almasına yetki veren bir haktır. Kanun ile özellikle tarımsal nitelikteki taşınmazların korunmasına, bu vasıftaki arazilere ilişkin ön alım hakkına ve tarımsal faaliyetlerin etkinliklerinin artırılabilmesine yönelik çeşitli düzenlemeler getirilmiştir. Getirilen bu düzenlemelerin amacı da tarımsal arazilerin bütünleştirilmesidir.
Kanun’un 8/İ maddesinin ilk fıkrasında tanınan ön alım hakkı miras hukuku hükümleri çerçevesinde aile malları ortaklığına yöneliktir. Kanun ile paydaşın ön alım hakkını kullanmasının yanında sınır komşularının da bu hakkı kullanabilecekleri belirtilmiştir.
Tarımsal arazi vasfında bir taşınmazın üçüncü kişilere satışı halinde, taşınmaza komşu olan malikin yasal ön alım hakkını kullanmasına imkan sağlanmıştır. Burada belirtilen ön alım hakkının kullanılabilmesi için araziler arasında bir sınır komşuluğu olmalıdır.
Bu düzenlemeyle birlikte komşu tarımsal araziler birleştirilerek tarımsal sahaların bölünmesinin önüne geçilmesi istenmektedir. Burada komşu malik, dava açarak ön alım hakkını ileri sürebilir.
Tarımsal arazi vasfındaki komşu parselin satıldığının öğrenilmesi veya komşu parselin taşınmazını satacağının bildirilmesi üzerine satış bedelini ödemek suretiyle ön alım hakkı kullanılabilecektir.
info@gulelhukuk.com
Yazar : Gülel Hukuk